15 Nisan 2015 Çarşamba

Ben hırsızım!


Bu bir yazı değildir; bir nottur içinde yaşadığım-ız koşulları, zorlukları kanıksadığımızın ifadesi olan...
Modern çağın kanıksadığımız sefilliği diyebilir miyiz?
İletişim çağındayız, teknoloji çağındayız, uzay çağındayız... adına her ne derseniz diyin gelişmiş bir çağdayız ama açlık sınırının altında yaşıyoruz.
Öyle yaşamıyor muyuz?
En basit örneği; bir kilo soğan veya patetes 5 lira olur mu?
Çalışma hayatım 2008'de bitti ve o dönem asgari ücret 500 liraydı;
Şimdi iki katına bile çıkmadı sanırım ama hayat kaç katı pahalandı..?
Gene soğan-patates örneğini vereyim temel tüketim gıdaları olarak;
Bir liraya 3-5 kilo soğan-patates alırdım; hatta torbası 1 lira...
Elektrik, tüp gaz, hatta su bile almış başını gitmiş.
Sanki haraca bağlanmış gibiyiz.
Hayatı yaşamıyoruz; ömür tüketiyoruz sanki.
Ben çalıştığım dönemde asgari ücretle ev kiramı da karşılıyordum, sosyal ihtiyaçlarımı da, giyimimi-kuşamımı da, mutfak masraflarımı da...
Kaç bin CD'lik veya kasetlik müzik arşivimi bile asgari ücretle oluşturdum ben.
Şimdi bir müzik albümü bile 20 lira.
Pardon Dolar kaç lira..? Rekor üstüne rekor kırıyor.
Bu yazıyı yazmama sebep olan çağla badem kaç lira; 15 lira.
1 liraya yediğimiz mevsim meyveleri bile artık hayal gibi bir şey.
Pardon kestane diye bir şeyi unuttuk.
Çağla bademde kalmıştık.
Almıyorum, alamıyorum; belli bir yaştan sonra da çok önemli değil zaten ama niye alınamaz bir konumda olsun?
Bir şeyler ters gidiyor farkında değil misiniz?
Bu yazıyı yazmama sebep olan çağla badem olayını yazarak konuyu fazla uzatmayayım...
Çağla bademi nasıl yiyiyorum biliyor musunuz;
Markete gidince tadına bakmak bahanesiyle yiyiyorum.
Bu bir nev-i hırsızlık değil midir?
Göz göre göre hırsızlıktır.
Vee... bir kişinin yoldan geçerken bir avuç çağlayı alıp geçtiğini gördüm geçenlerde.
Bu ülke işte bu hale geldi...
Mevsiminde çağla bile alınamayacak hale geldi.
G 20 devletleri arasındaymışız...
Ekonomik gelişmişlikte 16. mı, 17. sırada mı neymişiz...
Peki geri kalmış ülkeler hangi konumdalar?
Onları düşünen kim?
Bırakın devletleri, kişiler bile sadece kendi ceplerini düşünüyorlar.
Ekonomi geliştikçe gelir dağılımı arasındaki uçurum da artıyor ve insanlıktan da uzaklaşıyoruz sanırım.
En yakın örnek; asgari ücret ne kadar, milletvekili maaşı ne kadar?
O da insan, o da insan; fark var mı aralarında?
Ama gelir farkı ne kadar?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder