46... Deli raporu... Türk Ceza Kanunun 46. maddesine göre akli dengesi yerinde olmayanların cezai ehliyeti yoktur, deniyor. 10 haziranda 46 yaşında olacağım... O tarihte bir çok derdim bitecek; borçlarım (paralelinde bu sorunu başlatanlarla takıntısal temasım da kesilecek), taksitlerim... Sosyoloji bölümünün son ders sınavları verilmiş olacak. Yeni maddi imkanların başlangıcı olacak!? Artık sonucunun ne olacağını bilmediğim ve de merak da etmediğim 2-3 yıldır sıkıntı yaratan sağlık problemimi noktalandırmanın da zamanı geldi bir operasyonla (İhmalkar değilim; umutsuzluğa kapılmamak için moral bozmamak gibi gerekçem ve sorumluluklarım var ihmal edemeyeceğim). Bu bitiş ve başlangıçlarla boyut değiştirmeler olacak belki de... Bu bir gidiş mi yoksa bir başlangıç mı olacak onu da bilmiyorum. Belki delireceğim, belki en büyük hayalimi gerçekleştirip huzura kavuşacağım! Hayat bir bütündür; birilerinin gidişi, birilerinin de başlangıcıdır. Hayata bütünsel bakmaya çalışıyorum; her arıza benim de bir parçam aslında. O yüzden olumsuzluk olarak düşünülen şeylerden kendimi soyutlayıp "neden diye?" saçmalamamaya çalışıyorum. Hayatın akışına insan merkezli bakmamaya çalışıyorum. Bir kedi gibi keyif almaya da çalışıyorum andan. Her şeye hazır olmak belki de olgunlaşmaya başlamanın da bir göstergesidir. Unuttum; fiziksel olarak kendimi tamamladığım bir süreçteyim; değişik spor branşlarıyla bütün kaslarımı çalıştırmak anlamında söylüyorum. Daha sakin, daha dingin, daha sade, belki daha tembel, belki kitapların içine, müziğin içine gömüldüğüm bir sürecin başlangıcı... Ne bileyim, eşikten atlayacağım veya nehrin öte tarafında süreceğim bir hayata geçiş gibi hissediyorum o tarihi nedense...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder