10 Aralık 2014 Çarşamba

Bülent Ersoy'un kolay seçimi!


Yazıma başlamadan önce kimsenin din konusundaki düşüncelerimden rencide olmamasını rica ediyorum. Gerçekten kimsenin inanç biçimine saygısızlık etmek gibi bir düşüncem yok. İnsanlar nasıl mutlu olacaklarsa, öyle yaşama hakkına sahiptir. Benim dile getirmek istediğim sadece bir çelişki.

Bülent Ersoy mirasını Mehmetçik Vakfı'na değil de Diyanet Vakfına bağışlayacağını, cami ve Kuran kursları yaptıracağını açıklamış. Bunun sebebi de, askeriyenin geçmişte Bülent Ersoy'a sahne yasağı getirmesi. Yani BİR TÜRLÜ intikam diyebilir miyiz buna? Peki bu intikam alınırken lanete hedef de olmuyor muyuz LGBTİ'ler olarak? Yani, eşcinselleri, transseksüelleri lanetleyen bir sistemi desteklemiş olmuyor muyuz? Bu şu demek değil midir; evet eşcinsellik, transseksüellik günahtır, bizi lanetleyebilirsiniz! Bazı LGBTİ'ler "Din eşcinselliğe, transseksüellğe karşı değil, eşcinsel ve transseksüel karşıtlarının düşüncesi bu" diye kendilerini aklamaya çalışsalar da buna kimseyi inandıramazlar. Hangi din adamı "eşcinsellik, transseksüellik normal" demiş ki? Herkesin dini inancı mı farklı, herkesin dini kendine uygun bir şeyler mi söylüyor? Yoksa Bülent Ersoy'unki bir günah çıkartma mı? Zaten demeçlerinde de söylemiyor mu "Ben bir günahkarım, Tanrı beni affetsin" diye. Yoksa heteroseksist ve muhafazakar konuma kendini kabul ettirme çabası mı bu? Bülent Ersoy şimdi diyecek ki, "Benim kabul eden etmiş, benim kimseye kendimi kabul ettirme gibi bir derdim olamaz". Doğrudur ama dil başka söyler, gönülden geçenler başka olabilir. Saygılar...

Not: Din kurumu askerlik kurumundan daha esnek değil ki. Muhafazakar dönemde yaşadığımızdan bir çok eşcinsel sanatçı da şu anda TV yasaklarıyla mağdur konumda. Bülent Ersoy bunu göremiyor mu acaba?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder