11 Eylül 2014 Perşembe

Seçil öğretmene verilen cezayı çok mu buldunuz?

Radikal yazarı Orhan Kemal Cengiz bebeğini ölüme terk eden Seçil öğretmene adaletin verdiği ömür boyu hapis cezasını fazla bulmuş. Gerekçe olarak içinde yaşadığımız toplumsal koşulları göstermiş. Kadının konumunun İsveç, Finlandiya gibi iyi olmadığını savunmuş. Çevrenin ahlakçılığını, kadınları hamile bırakan ama sonrasını düşünmeyen erkekleri, kürtaja karşı çıkan devleti göstermiş gerekçe olarak. Daha da önemlisi kadınları öldüren erkekler bile ömür boyu hapis cezası almıyormuş.

Çok doğru; kadınlara karşı bir ayrımcılık var ve adalet sistemimiz de heteroseksist ne yazık ki. Adalet sistemimizin erkek egemenliğine paralel geleneksel yapıyı gözardı etmediği bilinen bir gerçek. Amaaa... Doğru işletilmeyen yargının, kadına da aynı esnekliği sağlaması, yanlışlığı daha da pekiştirmez mi? Suçların daha cesur işlenmesine sebep olmaz mı? Aynı esnekliği herkes bekler o zaman. Hele ben hiç güvenmiyorum adalet sistemimize ama verilen yanlış kararlar baz alınarak herkese aynı yanlış kararlar uygulanırsa, adalet sistemi hepten çöker. Diğer katil az ceza almış, buna da az ceza verelim, diye bir şey olabilir mi?

Verilen önceki yanlış kararlara göre diğer suçları görmezlikten mi gelelim, yoksa adalet sistemimizi cinsiyet ayrımcılığı yapmadan dengeye mi oturtalım? Erkek egemen sistem devam ettiği sürece, ayrımcılık ve yanlış yargılama devam edecek, diyebilirsiniz ama ben herkese yanlış karar uygulanmasındansa, mümkün mertebede doğru karar verilmesini daha mantıklı buluyorum. Özellikle nefret cinayetleri, kadın cinayetleri ağırlaştırılmış hapis cezasıyla cezalandırılmalı; hatta ömür boyu hapis cezası verilmeli; bir insanın yaşamı nasıl elinden alınıyorsa, onu öldürenin de yaşama hakkı elinden alınmalı ki, insanlar yanlış kararlara güvenerek masum insanların canına kasdetmesinler.

Seçil öğretmene hapis cezasının ne olması gerektiği konusunda bir şey diyemem; çünkü ben ne kadar akla ve mantığa, hakka-hukuğa inansam da duygusal bir insan olduğum için... Bu sadece kadınlar için değil, tüm insanlara karşı duygusal davranırım ama insanın canının karşılığı 5-10 yılla ödenebilecek bir şey değil, olmamalı da. Ölüme bırakılan bebeği düşünüyorum; toplumsal koşullar ne olursa olsun bu davranışı zalimce buluyorum. Seçil öğretmen keşke birilerine falan bıraksaydı bebeği. Mutlaka onu yaşatacak birileri çıkardı. Lafta kolay demeyin. Bence bu dünyada duyarlı insanlar da var. Mutlaka bir çözüm yolu bulunurdu. Bana deselerdi ki bu bebek ölüme terk edilecek.. Nasıl sahiplenmem ki onu. Sadece bir bebeği değil, yaşaması için bütün dünyayı bile sahiplenmek isterim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder